Decent Work and Economic Growth
Kapsayıcı ve sürdürülebilir ekonomik büyüme, istihdam ve insana yakışır işler sağlar.
Sürdürülebilir kalkınmanın temel direklerinden biri, herkes için insana yakışır iş olanaklarının sağlanmasıdır. Küresel düzeyde gelir eşitsizliği, güvencesiz çalışma koşulları ve işsizlik gibi sorunlar istihdam politikalarını doğrudan etkiler. Genç işsizliği ve kayıt dışı ekonomi birçok ülkede temel sorunlardan biridir. Özellikle dijital dönüşüm ve otomasyon, düşük vasıflı iş gücünü tehdit ederken yeni beceri alanları yaratmaktadır. Kadınların, göçmenlerin ve engellilerin iş gücü piyasasında eşit temsil edilmesi ekonomik kapsayıcılığın ön koşuludur. Pandemi sonrası dönem, esnek çalışma modelleri ve uzaktan çalışma gibi alternatif iş biçimlerinin yaygınlaştığı bir döneme işaret etmektedir. İnsana yakışır iş, sadece gelirle değil; iş güvencesi, iş sağlığı, sosyal güvenlik ve kişisel gelişim fırsatlarıyla da tanımlanmalıdır. Ekonomik büyüme, çevresel ve sosyal sürdürülebilirlikle entegre şekilde yürütülmelidir. Verimlilik artışı ve teknoloji, doğru yönlendirme ile eşitlikçi büyümeye katkı sağlar.
Şehir planlamasında ekonomik büyümenin desteklenmesi için üretim alanları, ticaret merkezleri ve istihdam noktaları stratejik olarak konumlandırılmalıdır. Sanayi bölgeleri ile yerleşim alanları arasında uygun ulaşım çözümleri sunulmalı ve iş gücü hareketliliği kolaylaştırılmalıdır. Kuluçka merkezleri, girişimcilik ofisleri ve kooperatifler için kentsel mekânlar planlamaya dahil edilmelidir. Ayrıca sosyal girişimlerin ve sürdürülebilir üretim modellerinin desteklenmesi ekonomik çeşitliliği teşvik eder. Dijital iş gücünü destekleyecek kütüphaneler, ortak çalışma alanları ve eğitim merkezleri gibi yapılar yaygınlaştırılmalıdır. Yerel yönetimlerin, genç girişimcilere finansal ve mekânsal destek sağlaması toplumsal refahı artırır. Kentteki boş veya atıl alanların geçici üretim alanlarına dönüştürülmesi, yenilikçi istihdam modellerine zemin hazırlar. Aynı zamanda iş güvenliğine uygun ergonomik ve sağlıklı çalışma alanlarının kent ölçeğinde planlanması gerekir. Ekonomik büyüme sadece sayısal değil, niteliksel dönüşümü de içermelidir.
